Lavanta, Ballıbabagiller ( Lamiaceae ) familyasından, çok yıllık, yarı çalımsı, çok kıymetli tıbbi ve aromatik bitkilerden bir tanesidir. Fransa, Yunanistan, İspanya, İtalya’da doğal ortamda yaygın olarak yetişir. Fakat ticari yetiştiriciliği daha çok Bulgaristan, İngiltere ve Kuzey Afrika ülkelerinde yapılmaktadır.
Türkiye’de lavanta yetiştiriciliği sınırlı olmakla beraber gün geçtikçe yaygınlaşmaktadır. En fazla üretim Isparta’nın Keçiborlu İlçesi’ne bağlı Kuyucak köyüdür. 2019 verilerine göre Türkiye toplam lavanta üretim alanı 10.000 dekara ulaşmıştır. Bu alanlardan toplam 1.500 ton lavanta çiçeği hasat edilmiş, bu çiçeklerden de 30 tona yakın lavanta yağı elde edilmiştir.
Lavantalar tür ve kökenlerine göre farklı isimlendirilmektedir. Ticari öneme sahip 3 tür öne çıkar :
Kökler yaklaşık 60 cm kadar derine iner. Bitki genellikle 20 – 60 cm boylanır. 1 metreye ulaşan çeşitlere de rastlanır. Çok yıllık bir bitki olup yarı çalımsı bir yapıdadır. Saplar dik dururlar, tüylü, yeşil – gri renkli ve genellikle 4 köşeli olurlar. Lavantalar kuvvetli dallanan bitkilerdir, yaşlandıkça alt dallar odunlaşırlar.
2 – 6 cm uzunluğunda, dallarda karşılıklı olarak yer alan çok kısa saplı yapraklara sahiptir. yaprakların ucu sivridir ve hem alt hem de üst yüzeyleri tüylüdür. Yaşlı yaprakların alt yüzeylerinde tüylenme kalmaz.
Çiçek başakları, 20 – 30 cm uzunluğundaki sapların ucunda gelişir. Başak 16 – 20 cm uzunluğundadır. Genelde 4 – 6 adet çiçek kümesinde, küme başına 6 – 14 çiçek bulunur. Çiçekler mavi – gri renkli, çok kısa saplıdır ve 5 mm uzunluğundaki çanak yapraklar tarafından korunurlar. Bu yapraklar, çiçekleri boru gibi sarar. Çiçekler olgunlaştıkça kokuları artar ve güzelleşir.
Tohumlar uzun yumurta biçiminde, 1 mm genişliğinde ve 2 mm uzunluğundadır. Tohumlar parlak, koyu kahverengi ya da siyah renktedir. Tohumların 1000 dane ağırlığı, 1 gramdan daha azdır.
Toprak seçiciliği fazla olan bir bitki değildir. Ancak kalkerli (kireççe zengin), kuru, süzek toprakları tercih eder. Taban suyu yüksek ve ağır bünyeli topraklarda yetiştiricilik tavsiye edilmez. Lavanta, 5.8 – 8.3 pH aralığında yetiştirilebilir. Kuraklığa, soğuk ve sıcak iklim şartlarına dayanıklı bir bitki olmasına rağmen bazı çeşitler, kışı sert geçen bölgelerde soğuktan zarar görebilir.
Çeliklerden veya köklü sürgünlerden vejetatif olarak çoğaltımı, tohumdan ise generatif çoğaltımı yapılabilir. Ancak bazı lavanta türleri tohum vermediği için, bu türler sadece vejetatif yolla çoğaltılır.
Tohumdan yapılan üretimde, tohumlar araziye direk olarak ekilebilir. Fakat tohumların çok küçük ve ilk çıkışta yabancı ot mücadelesinin zor olması fideleme yöntemi ile üretimin tercih edilmesine neden olur. Bu yöntemde tohumlar öncelikle fide yastıklarına ekilir, sonrasında üretilen fideler tüplenerek istendiği zaman araziye dikilir.
Vegetatif üretimde, yetişmiş lavantalardan alınan köklü sürgünler ve çelikler kullanılır. Köklenme ortamı olarak torf, kum, perlit, orman toprağı vb. kullanılabilir. Çelikle üretim yönteminde İndol Bütirik Asit (IBA) gibi köklendirici hormonların kullanımı, köklenme yüzdesini artırır. Çelikler lavantaların kışlık dinlenme dönemlerinde ve bitkiler uyanmadan önce (bölgeye göre Şubat – Mart – Nisan aylarında) alınarak ve köklenme ortamına dikilmelidir.
Lavanta çok yıllık bir bitkidir bu nedenle bahçe tesisinden önce mutlaka derin bir sürüm yapılmalıdır. İşlenen toprak diskaro ve tırmıkla düzeltilir. Tohumlar doğrudan araziye ekilecekse, tohum yatağın son derece itinayla hazırlanmalıdır.
Fide dikimleri, bölgelere göre değişmekle birlikte Mart başı – Mayıs sonu arasında yapılır. Fideler dikildikten sonra muhakkak can suyu verilmelidir. İdeal sıra arası mesafe 100 x 40 cm ya da 120 x 50 cm olmalıdır. Lavander çeşidi lavantalar 1.5 x 0.5 m, lavandinler ise 3 x 1 m aralıklarla dikilebilir.
Fidelerin dikilmesinden sonra belli aralıklarla yapılacak 3 – 4 sulama oldukça faydalıdır. İlerleyen yıllarda sulama yapılmasına gerek yoktur. Sulama yapılması halinde çiçek verimi artar.
Herhangi bir gübrelemeye karar vermeden önce mutlaka toprak tahlili yaptırılmalı ve tahlil sonuçlarına göre bir gübreleme programı hazırlanmalıdır. Toprağın organik madde oranını artırmak için 2 – 3 yılda bir yanmış çiftlik gübresi verilebilir.
Lavantalar bölgeye göre değişmekle birlikte genellikle Haziran ayında tomurcuklanmaya başlar ve Temmuz’da çiçeklenir. Çoğunlukla lavanderler, lavandin çeşitlerine göre 2 – 3 hafta erken çiçeklenir. Lavantalar, çiçeklenme başlangıcında, saplı halde hasat edilir. En yüksek uçucu yağ oranına bu dönemde ulaşılır.
Yan dallarda bulunan çiçek başaklarındaki uç çiçekler, orta saptaki çiçek başağı çiçeklendiğinde beraber hasat edilir. Hasat, başaktan 10 cm kadar aşağıdan orak veya testereli ot bıçağıyla biçilerek yapılır. Son yıllarda çit biçme makineleri kullanılarak da hasat yapılmaktadır. Hasat birkaç defada yapılır. Hasadı elle, çiçekleri toplayarak yapmak da mümkündür. Hasadın sabah erken saatlerinde yapılması gerekir.
Sapsız kurutulmuş çiçek verimi, bölgeye ve çeşide göre dekar başına 100 – 500 kg arasında değişir.
Hasat sonrası çiçekler doğrudan uçucu yağ elde etmek için işlenir veya gölge bir ortamda serilerek kurutulur. Açıkta kurutma işleminde uçucu yağ veriminde bir miktar azalma yaşanır. Kurutulan saplı lavanta çiçekleri elle ya da çırpılarak saplarından ayrılır. Endüstriyel olarak yağ elde edilecekse sapların ayrılmasına gerek duyulmaz. Eğer kurutma fırınları kullanılacaksa, kurutma sıcaklığı 30 °C’yi aşmamalıdır.
Uçucu yağ elde etmek için genellikle su veya buhar distilasyonu yöntemi kullanılır. Kurutulmuş sapsız çiçeklerde uçucu yağ randımanı, çeşide göre % 3 – 9 arasında değişir.
Üretimi etkileyecek düzeyde bir hastalık ya da zararlısı yoktur. Küsküt ( Cuscuta epithymum ) en önemli yabancı ot olarak öne çıkmaktadır. Bahçe tesisini takip eden ilk 2 yıılık süreçte yabancı ot mücadelesi yapılmalıdır. 2 yıldan sonra, bitkinin allelopatik etkisinden dolayı, çevresinde yabancı ot yetişmez.
DİKKAT! Tüm yetiştiriciliklerde geçerli olmak üzere, gerek hastalık, gerek zararlı, gerekse yabancı otlara karşı pestisit kullanmak gerekebilir. Bu durumda mutlaka yetkili Ziraat Mühendisleri tarafından reçete edilmiş, Tarım ve Orman Bakanlığı‘ndan ruhsatlı pestisitler kullanılmalıdır. Pestisitler mutlaka,
Besin Değeri |
İçeriği |
Günlük Değer % |
Kalori |
307 kcal |
% 15.3 |
Karbonhidrat |
75.1 g |
% 25 |
Lif |
0.0 g |
% 0.0 |
Protein |
0.4 g |
% 0.8 |
Yağ |
0.0 g |
% 0.0 |
Kolesterol |
0.0 mg |
% 0.0 |
Vitamin A |
0.0 IU |
% 0.0 |
Vitamin C |
2.4 mg |
% 4.0 |
Potasyum |
47 mg |
% 1.3 |
Kalsiyum |
5 mg |
% 0.5 |
Demir |
1.3 mg |
% 7.2 |