Bıldırcın, tavuk ve sülün ile yakın akrabalığı bulunan bir kanatlıdır ve uzun zamandır bıldırcın yetiştiriciliği yapılmaktadır. Bıldırcın ilk olarak 11. yüzyılda Çin ve Japonya’da evcilleştirilmiştir. Önceleri süs hayvanı olarak, özellikle de sesi için yetiştirilirken daha sonra eti ve yumurtası için üretimi yaygınlaşmıştır. Günümüzde laboratuvar hayvanı olarak kullanımı da artmıştır.
Küçük vücudu sebebiyle hiç bir zaman et üretiminde piliçler gibi popüler olmamış fakat lezzetli eti sayesinde gurme mutfaklarda yer almıştır. Asya, Avrupa ve Ortadoğu’da tüketimi yaygınken, Kuzey Amerika’da düşüktür. Gelişmekte olan ülkelerde, hayvansal protein ihtiyacını karşılamak üzere uygulanabilir ve pratik bir seçenektir. Çünkü bıldırcınların vücut yapıları küçüktür. Bu sayede yüzlerce hayvanın küçük alanlarda barındırılması mümkündür. Dolayısıyla tesis maliyetleri ucuzdur.
Türkiye’de bıldırcın yetiştiriciliği yapan, İzmir’de 6, Gaziantep, Zonguldak, Manisa ve Rize’de de birer adet işletme vardır. 2018 TÜİK verilerine göre bıldırcın eti üretimimiz 134 tondur.
Bilimsel İsmi : Coturnix coturnix
Evcilleştirilen bıldırcınların doğal kuluçka içgüdüleri kaybolmuştur. Bu nedenle bıldırcın yetiştiriciliğinde suni kuluçka kullanılmaktadır. Kuluçka süresi takribi 17 – 18 gündür. Döllenmiş yumurtalar günde 2 – 3 kez toplanmalıdır. Yumurtalar ısısı oda ısısına düşürülür ve 10 – 13 °C sıcaklık ve % 70 nemde depolanmaya alınır. Depolama esnasında ısı 4 – 24 °C aralıklarının dışına çıkmamalıdır. Kuluçkaya konulan yumurtaların çıkış gücünde, depolamada bekledikleri her gün için yaklaşık % 3 düşüş görülür. Kuluçka öncesindeki embriyonik ölümler de depolama süresi 3 haftayı aştığında belirgin olarak artar. Depolama süresinin fertilite ve çıkış gücüne etkisi aşağıdaki tabloda gösterilmiştir.
Tablo 1. Kuluçkalık yumurtalarda depolama süresinin fertilite ve çıkış gücü üzerine etkisi
Depolama Süresi (gün) |
Yumurta Sayısı (adet) | Fertilite (%) | Çıkış Gücü (%) |
2 – 8 |
667 | 79 | 69 |
9 – 15 |
584 | 73 |
53 |
16 – 22 | 499 | 65 |
26 |
23 – 29 | 521 | 45 |
10 |
Kuluçka makinesinin sıcaklığı 37.5 °C olmalıdır. Optimum sıcaklık ve nem değerleri gibi havalandırma ve yumurtaların çevrilmesi de çok önemlidir. Havalandırma, kuluçka makinesinin üst kısmında bulunan havalandırma delikleri veya penceresiyle sağlanır. Makine içindeki bir vantilatör yardımıyla pis hava çıkarılıp ve temiz hava girişi sağlanır. Yumurtalar, kuluçkanın ilk 14 gününde her 2 – 4 saatte bir veya günde en az 5 defa çevrilir. Çevirme işlemi, otomatik olarak yapılacaksa saatte bir kez yapılması sağlanmalıdır. Yumurtalar son 2 gün çıkış bölmesinde tutulur. Yumurtalar, kuluçkanın 5 – 8. günlerinde ışığa tutulup muayene edilir ve dölsüz yumurtalarla, embriyo ölümleri olan yumurtalar belirlenir. Bıldırcın yumurtaları için sağlanması gereken kuluçka şartları aşağıdaki tabloda gösterilmiştir.
Tablo 2. Bıldırcın yumurtaları için sağlanması gereken kuluçka şartları
Günler |
Kuru Ampul (°C) | Islak Ampul (°C) | Nem (%) |
0 – 14 |
36.5 – 38.0 | 30.6 |
50 – 60 |
15 – 18 | 37.0 – 38.0 | 32.2 |
65 – 85 |
Yumurtalar kuluçkaya konulduktan ortalama 380 saat sonra çıkışlar başlar. Civcivlerin tamamı yaklaşık 10 saatte çıkar. Çıkan civcivler kurumaları için en az 5 saat süreyle makinede tutulmalıdır. Olumsuz kuluçka şartlarında kuluçka süresi uzayabilir ve çıkışlar 2 – 3 gün sürebilir.
Makineye konan her 100 yumurtadan çıkan civciv sayısı, kuluçka randımanını verir. Makineye konan her 100 yumurtadan döllü olan yumurtaların sayısı da döllülük oranını verir. Kolaylık sağlaması için çıkıştan 2 – 5 gün önce, yumurtalar çıkış bölmesine alınırken döllülük denetimi yapılır. Döllü yumurtalardan çıkan civciv yüzdesi ise çıkış gücü olarak tanımlanır.
Haftalık 1.000 tane bıldırcın satmak isteyen bir işletmenin, hedeflediği sayının % 10 fazlasını haftalık olarak kuluçka makinesinden çıkarması gereklidir. Böylece bıldırcın yavrularından % 5 – 10 kadarı büyütme döneminde ölebileceğinden, müşterilere yapılan sevkiyat aksamaz. % 90 döllülük oranı ve % 80 çıkış gücü üzerinden hesap yapılacak olursa haftalık 1000 civciv çıkarmak için ortalama 1.550 yumurtaya ihtiyaç vardır. Öyleyse damızlık bıldırcınlardan, günlük 225 adet yumurta alınmalıdır. Bunlar bir hafta süresince biriktirilir ve makineye konur.
Makineye konan 1.550 yumurtadan % 90 kadarının döllü olduğu varsayılırsa, kuluçkanın 15. günü 1.376 – 1.400 adet kadar döllü yumurta makinenin çıkış bölümüne alınacaktır. Yani bu işletmenin, çıkış yeri kapasitesi 1.400 yumurta olan bir makineye ihtiyacı vardır. Haftada bir defa yumurta konulacağına göre, kuluçka yeri kapasitesinin ise 2.800 olması gerekir.
% 70 yumurta randımanı hesabıyla, kuluçka makinesine her hafta konacak yumurtaları elde etmek için de 350 – 360 kadar damızlık dişi olmalıdır. Kafes gözlerinde bir erkek bir dişi barındırılıyorsa bir o kadar da erkek gerekli olacaktır.
Bu hesaplamada kullanılan % 90 döllülük oranı, % 80 çıkış gücü ve % 70 yumurtlama randımanı üst sınırlardır.
Civcivlere, kuluçkadan çıktıktan sonra % 2 – 5’lik şekerli su verilir. Sudan yaklaşık 3 – 4 saat sonra da yem verilebilir. Yem, suyla beraber verilmemelidir. Aksi halde, sindirim kanalının boşalmaz ve civciv ölümleri artar. İlk bir kaç gün civcivlerin suluklara düşmemesi için tel örgü veya çakıl taşı kullanılmalıdır. Civcivler ilk 3 hafta boyunca taban teli 0.5 cm genişliğinde olan kafeslerde tutulur. Bu süre boyunca sürekli ışık verilir. Sonrasında ise günde 14 -18 saat ışık uygulaması yapılır.
Civcivlerin oda sıcaklığı 27 – 29 °C, civciv seviyesindeki ortam ısısı ise 35 – 37 °C aralığında olmalıdır. Bu değerlerin sağlanması için ısıtıcılar ya da infrared lambalar kullanılır. Isının düşmemesine dikkat edilmelidir. Üşüyen civcivler birbirine sokulur hatta üst üste yığılır. İlk günlerdeki ölümlerinin çoğu sıkışma ve ezilme nedeniyle meydana gelir. Civcivlerin hareketine bakılarak sıcaklık her hafta 2 – 2.8 °C azaltılır. Böylece, 5. – 6. haftalarda yumurta verimi için en ideal sıcaklık olan 21 – 22 °C ‘ye ulaşılır.
Yetiştirme odalarında pis kokular oluşacağı ve temiz hava ihtiyacı sebebiyle havalandırma yapmak şarttır.
Tüm kanatlılarda olduğu gibi bıldırcınlarda da kanibalizm ve gagalama görülebilir. Bunun önlenmesi adına, gaga kesimi yapılabilir, ışık yoğunluğu azaltılabilir. Ayrıca kullanılan yemlerdeki grit ve selüloz miktarları arttırılabilir.
Civcivler ilk 3 hafta başlangıç yemiyle beslenir. Bıldırcın civcivleri oldukça hızlı gelişirler. Bu sebeple başlangıç yemi % 25 – 28 oranında protein içermelidir. Bu dönem boyunca civcivlerin enerji ihtiyacı 2.600 – 3.000 Kcal/kg’ dır. Genellikle ilk üç haftalık dönemde yüksek proteinli ve enerjili hindi civciv yemi kullanılması önerilir.
Yetişkin bıldırcınlar günde 25 – 30 g yem tüketirler. Etlik olarak yetiştirilen bıldırcınlar 6 haftada kesime gelirler ve toplam 700 – 900 g yem tüketirler.
Ergin erkekler ortalama 110 – 130 g, dişiler ise 120 – 160 g canlı ağırlığa sahiptir. Erkek bireylerin göğüs tüyleri düz kahverengi, dişilerinse gri renkte olup üzerinde siyah benekleri vardır. Erkek ve dişi bıldırcınların başında, göğüs tüyleriyle aynı renkte şeritler bulunur. Civcivlerin cinsiyet tespiti en az 2 haftalıkken mümkündür. Fakat kesin teşhis için 3 haftalık olmaları gerekir. Cinsiyet tespiti, tüy rengine göre yapılmaktadır.
Japon bıldırcınlarının gelişim hızı ve yumurta verimi yüksektir. Bu ırkın yumurtalarının ağırlığı, canlı ağırlıklarının % 7 – 8’ini bulur. Aynı oran tavuklarda % 3, hindilerde ise % 1 civarındadır. Erkek bıldırcınlar ortalama 36 gün, dişiler de 42 günde cinsel olgunluğa ulaşır. Anaç bıldırcınlar genelde 8 haftalık olunca yumurta vermeye başlar ve yıllık 250 – 300 arası yumurta verebilir.
Yumurtaların ağırlığı 9 – 13 g civarındadır. Arada daha ağır yumurtalara rastlansa da bu yumurtalar kabuk kalitesindeki bozukluk ve çift sarılılık sebebiyle kuluçkalık yumurta olarak kullanılamazlar.
Diğer yumurtalara göre daha fazla sayıda amino asit ihtiva eder. Bıldırcın yumurtası, tavuk yumurtasına göre 5 kat fosfor, 7-8 kat demir, 6 kat B1 vitamini ve 15 kat fazla B2 vitamini içerir. Bu hesaplamada 5 adet bıldırcın yumurtası, ağırlık olarak 1 adet tavuk yumurtasına eşdeğer kabul edilmiştir. İmmün sistemi (bağışıklık sistemi) güçlendirici etkisi nedeniyle, özellikle çocuklar için çok yararlıdır.
Yumurtadan çıkan civcivler 5.9 – 9 g canlı ağırlığa sahiptir. Civcivler 1 haftalık olduğunda, ağırlıkları 3 – 6 katına çıkar. Erkek ve dişi civcivlerin canlı ağırlıkları, cinsel olgunluğa gelinceye kadar benzerlik göstermektedir. Cinsel olgunluğa ulaşmış dişi bireyler,erkek bireylerden daha ağırdır. Bıldırcınlar 5 – 6 haftalığa ulaşınca kesime gelirler. Bu dönemde bıldırcınların canlı ağırlıkları 120 – 150 g, karkas ağırlıkları da 70 – 85 g civarındadır. Seleksiyon metoduyla ile bu ağırlıkların arttırılması mümkündür. Aşağıdaki tabloda, bıldırcınların kesim yaşlarına göre ortalama karkas ağırlıkları verilmiştir.
Tablo 3. Kesim yaşlarına göre erkek ve dişi bıldırcınların ortalama canlı ve karkas ağırlıkları
Kesim Yaşı (Hafta) |
ERKEK |
DİŞİ |
||
Canlı Ağırlık (g) |
Karkas Ağırlığı (g) | Canlı Ağırlık (g) |
Karkas Ağırlığı (g) |
|
5 |
115 | 74 | 128 | 84 |
6 |
115 | 70 | 141 |
77 |
7 | 124 | 81 | 145 |
82 |
Kesilen bıldırcınlar, göğüs kemikleri alınıp bacak kemikleri bırakılarak paketlenir ve satışa sunulur. Bıldırcın eti, koyu renkli, lezzetli ve yumuşaktır. Niasin, B1, B2, B6 vitaminleri, mineraller , çeşitli yağ asitleri ve pantotenik asit bakımından çok zengindir.
Eti için bıldırcın yetiştiriciliği yapanlar, besilik civcivlerini kendi işletmelerinde üretmek durumundadır. Çünkü besilik civcivlerin üretimini yapan özel kuluçka işletmesi bulunmamaktadır. Buna karşı, kapalı küçük bir alan, bu iş için yeterlidir.
İşletmesi kurulacak arazi yolu bulunmalı, pazarlara ulaşım imkanı olmalıdır. işletme yerinde su ve elektrik bulunmalı, yoksa olması sağlanmalıdır. İşletme sessiz bir yerde kurulmalıdır. İşletme, yerleşim alanları dışında kurulmalıdır.
Damızlık bıldırcınların barınması, civcivlerin büyütülmesi ve besi için kümes veya kümeslere ihtiyaç vardır. Ayrıca civciv üretmek için bir kuluçka birimi gereklidir. Bu birimler kapasitelerine göre ayrı binalar olarak inşa edilebilir veya aynı bina içerisinde uygun bölmeler de yapılabilir. İşletmeler hedefledikleri üretim kapasitelerine göre binaların ve bölmelerin ölçülerini belirleyebilir.
Sıcak iklimlerde, yaz güneşinin olumsuz etkilerinden korunmak için kümesler Doğu – Batı doğrultusunda yapılmalıdır. Yeterli saçak uzunluğu da sağlanırsa, kümes içindeki sıcaklığın yükselmesi de önlenir. Sıcak bölgelerde saçak uzunlukları 1.5 m’ye kadar olabilir. Soğuk bölgelerde ise kümesler Kuzey – Güney yönünde yapılmalıdır. Böylelikle kümesin daha iyi ısınması sağlanır. Rakımı yüksek yerlerde ve deniz kıyılarında esen kuvvetli rüzgarlara açık yerlerden sakınmak gerekir.
Kümesler açık veya kapalı olabilir. İklim müsaitse, perdeli veya pencereli açık kümesler tercih edilebilir. Kümeslerin veya kümes içindeki bölmelerin büyüklüğü, üretim kapasitesine, barındırma sistemine (kafes veya yer) ve maddi imkanlara göre değişebilir. Yerde yetiştirmede, en çok yataklı sistem kullanılır. Yataklık olarak, yaz aylarında 3-5 cm, kış aylarında ise 5- 8 cm talaş, çeltik kavuzu veya saman kullanılmalıdır. Kümesin büyüklüğünün belirlenmesinde ölçü olarak m²’de barındırılacak hayvan sayısı ölçü alınır. Kümeslerde, ergin bıldırcınlar için en uygun ısı aralığı 21-27 °C ‘dir.
Hem et hem de yumurta üretimi yapılan işletmelerde genellikle kafes sistemi kullanılmaktadır. Bir kafes gözünün taban ölçüsü 15 x 15, 15 x 20, 15 x 25 cm olabilir. Yüksekliğin ise 15 – 17 cm olması gerekir. Bu boyuttaki bir kafes gözüne 2 – 4 bıldırcın koyulabilir. Küçük ölçülerdeki kafes gözlerine bir erkek bir dişi, büyük ölçülerde olanlarına ise 1 erkek, 2 – 3 dişi konulması uygun olur.
Apartman tipi kafes sistemlerinde, gübrenin birikmesi için her katın altında eternitten yapılma düz bir yüzeyolmalıdır. Buralarda biriken gübreler, insan gücüyle veya otomatik olarak temizlenebilir. Kaliforniya tipi kafeslerde ise gübre direk olarak tabana düşer ve birikir. Gübrelerin sıkça toplanıp çıkarılması, temizlik ve koku açısından iyidir. Her tip kafeste, kafes taban ızgarasının delikleri 1 x 1.5 cm olmalıdır. Kafes tabanı, yumurtalık yönüne doğru 15° eğimli olmalıdır. Böylece yumurtaların yuvarlanarak yumurtalık bölümüne gelmesi ve toplanması kolaylaşır.
Yumurtalıkta boydan boya lastik bir hortum veya sünger şeridi takılırsa, yuvarlanan yumurtaların tele çarparak kırılması engellenir. Bıldırcın yumurtaları ince kabuklu ve hassas olduğu için bu önlem büyük önem taşır. Bıldırcınlar, büyük gruplar halinde de kafeslerde barındırılabilir. Bu durumda bir gruptaki bıldırcın sayısı 50 ‘yi aşmamalıdır. Bu tipteki barınma için uygun ölçüler aşağıda verilmiştir.
25 bıldırcın için 60 x 60 x 30 cm
50 bıldırcın için 60 x 120 x 30 cm
İncinme ve yaralanmaları engellemek için yükseklik 30 cm ‘yi geçmemelidir.
Farklı tip ve büyüklükteki kaplar yemlik olarak kullanılabilir. Yemlikler üzerine tel kafes konarak yem zayiatı azaltılabilir.Günlük civcivler için kullanılabilecek en uygun ve ucuz yemlikler, yumurta viyolleridir. 1 haftalık olmuş civcivlerde viyoller yetersiz kalır. Açlık sebebiyle ölümlerin veya büyüme geriliğinin önüne geçmek için yem miktarından ziyade yemlik sayısı önemlidir.
Kafes kuşlarında kullanılan plastik su kapları küçük birimlerde suluk niyetine kullanılabilir. Bileşik kafeslerde bulunan U şeklindeki kanal suluklar kafes arkalarına takılabilir. Yerde yetiştiricilik yapılıyorsa yarım litrelik suluklar yeterlidir. Fakat civcivlerin boğulmasını engellemek için çakıl taşları temizlenerek kullanılmalıdır.
Kafes yetiştiriciliğinde, civcivlerin ayakları kafes tabanında bulunan tel örgüye takılabilir. Bunu engellemek adına 1 – 2 hafta boyunca gazete kağıdı kullanılabilir. Bu işlem, aynı zamanda ortamdaki hava sirkülâsyonunun da civcivler üzerinden olmasını önler. Ancak altlığa, özellikle yer yetiştiriciliğinde gereksinim duyulur. Talaş, en sık kullanılan altlık malzemesidir. Altlık kullanımında dikkat edilmesi gereken husus, altlığın yabancı madde içermemesidir. Bıldırcınlar da tıpkı diğer kuşlar gibi yabancı maddelere karşı çok meraklıdır. Ve bu cisimleri yutmaları, yaralanmalarına yol açabilir.
Tutma, çoğunlukla ellerle yapılır. Özellikle küçük civcivler, fazla sıkıştırmadan avuç içinde tutulmalıdır. Ergin bıldırcınlar ise kanatlarını zapt edecek biçimde sıkıca tutulur. Uzun süreyle tutulan bıldırcınlarda kusma ya da bayılma görülebilir. Civcivler taşınırken, çevre sıcaklığına, civciv sayısına dikkat etmek gerekir. Nakliye esnasında soğuk havayla karşılaşan civcivler birbirine sokulurlar hatta üst üste yığılırlar. Bu sebeple nefes almakta güçlük çeken veya ezilen civcivler ölebilir.
Bıldırcın yetiştiriciliği için yatırım yapmak isteyen kişilerin, işe başlamadan evvel, çok iyi bir fizibilite çalışması yapmaları şarttır. Kanatlı hayvan sektöründe iş deneyimlerinin olması da yaşanması olası sorunların çözümü açısından çok önemlidir.
Tarım Kredi Kooperatifleri ve Ziraat Bankası, bıldırcın yetiştiriciliği yapacaklara düşük faizli işletme ve yatırım kredisi vermektedir. Bu kapsam dahilinde,
Damızlık Yetiştiricilik yapmak isteyenlere 7.500.000 TL’ye kadar, FAİZSİZ işletme ve yatırım kredisi.
Kanatlı Yetiştiriciliği yapmak isteyenlere 3.000.000 TL’ye kadar % 50 faiz indirimli yatırım ve % 25 faiz indirimli işletme kredisi kullandırılmaktadır.
Bıldırcın yetiştiriciliği için 2.000 adet, damızlık bıldırcın üretimi için de 1.000 adetlik kapasitelere düşük faiz oranıyla kredi verilmektedir. Yetiştiriciliğe karışık olarak başlamak da mümkündür. Şayet yumurta ile başlanacaksa kuluçkahaneye de ihtiyaç vardır.