İncir, ekolojik uyuma sahip subtropik bir meyvedir. Ülkemizde her bölgede yetiştirilebilse de, asıl olarak Ege bölgesindeki menderes havzalarında yetiştiriciliği yapılmaktadır. Taze incirin üretiminin % 75’i ve ihracatı yapılan kuru incirin tamamı büyük ve küçük menderes havzalarında yetişmektedir. En kaliteli kuru incir bu havzalarda bulunmakta olup bunun sebebi iklim koşullarının uygun olmasıdır. 50.000 ton kuru incirin 40.000 tonu ihraç edilmektedir. Bu ihracat ülkemize yaklaşık olarak 50 milyon dolarlık döviz sağlamaktadır.
Bilimsel İsmi : Ficus carica
Subtropik iklime uygun olmasına rağmen dünyanın ılıman iklim kuşağındaki birçok bölgesinde yetiştiriciliği yapılmaktadır. İklim istekleri kışları ılık, yazları sıcak ve kuraktır. Yıllık ortalamanın 18 – 20°C olduğu bölgelerde yetişebilmektedir. Meyve olumundan hasat yapılana kadar (Mayıs-Ekim) yüksek ortalama sıcaklıklara gereksinim duyar. Olgunlaşma ve kuruma döneminde (Ağustos-Eylül)de 30 °C’ye ihtiyacı vardır. Bu sıcaklıkları güneşte kurutma yöntemi için önemlidir.
Düşük sıcaklıklar incir için önem arz etmektedir. En düşük sıcaklık -9°C’den aşağı düşmemelidir. Böyle bölgelerde incir yetiştiriciliği yapılamamaktadır. 625 mm yıllık yağış isteği bulunan incir 555 mm’nin altına düşerse sulama yapılması gerekmektedir. Kurutma ayları olan Temmuz – Eylül ayları arasında yağışsız ve bulutsuz bir dönem istenmektedir.
Toprak istekleri yönünden çok seçici olmayan incir, kuru incir kalitesi ele alındığında seçici olabilmektedir. Derin, kireçli, kumlu-killi ve yeterli organik maddeye sahip olan toprakları istemektedir.Taban suyu yüksek ve tuzlu topraklarda incir kalitesinde düşüşler gözlenebilmektedir.
Eğer incir yetiştiriciliği ticari anlamda yapılacaksa, çeşit seçimi çok önemlidir. Bahçe, sofralık ya da kurutmalık olarak kurulabilir. Kurutmalık çeşitlerde iklim faktörü ön plandadır. Kurutmalık çeşitler taze olarak da pazarlanabilir. En iyi kurutmalık çeşitler sarılop ve sarı zeybektir. Meyve ortalama 65 gr çapı ise 55 mm’dir. İncirde hasat suresi 40 ile 45 gündür. Sofralık tüketimde en çok kullanılan çeşitler ise ; Bursa siyahı, göklop, akça, bardakçı, yeşilgüz gibi çeşitlerdir.
Bahçe kurmadan önce bahçe yapılacak alan çevrelenmeli, gerekirse tesfiye ve drenaj kanalları da açılmalıdır. Arazinin durumuna göre kare , dikdörtgen , meyilli arazilerde kontur dikim yapılmalıdır. 8×8 – 8×6 – 6×6 ve 8×4 metre aralık mesafeleri bulunabilir. Hastalıktan ari, sertifikalı ve uygun çeşide fidan olması önemlidir. Aşağıdaki şekilde meyve ağaçlarının dikim sistemleri görülebilir.
Şekil 1. Meyve ağaçlarında dikim sistemleri
Fidan dikiminde dikilecek olan fidanın sağlam ve gelişmiş kökleri olması önemlidir. Dikime hazırlanan arazide fidanların dikilecek olduğu noktalar işaretlenmeli, bu durum bahçedeki fidanları aynı sırada düzgün şekilde olmasını sağlamaktadır.
Toprak yapısının uygunluğu ve organik madde açısından zengin olmasına bağlı olarak dikim yapılacak çukurların derinliği değişmektedir. İyi toprak yapısından kötü toprak yapısına doğru ilerledikçe derinlik ve genişlikte o oranda artış göstermelidir. Ortalama 5 cm derinlik ve 50 cm genişlik yeterli olacaktır.
Fidanların en iyi dikim zamanı sonbahardır. Fidanın dikileceği çukurlara ufalanmış iyi toprakla doldurulmalı ve hayvan gübresiyle desteklenmelidir.
Sulama imkânı olmayan bahçelerde toprağın işlenerek yabancı otlarla mücadelesinin yapılması gerekmektedir. İlkbahar ve sonbaharda 3 kez bahçe sürülür. Sonbaharda sürümler hasattan sonra yağmurlar yağınca yapılır. Bu sürümde toprak kesekli bir yapıda bırakılır bunun sebebi kış yağışlarının toprağa işlemesidir.
İlkbahardaki sürümler ise toprak havalanması ve yabancı ot mücadelesi amaçlanarak yapılmaktadır. Üçüncü kez yapılan sürüm, ilekleme yapıldıktan sonra haziran ayında yapılmalıdır. Sürümden sonra kuru incir hasadı için toprak yüzeyini düzeltici alet ve ekipmanlar kullanılarak toprak yüzeyi düzeltilir.
İncirde dönemsel olarak üç çeşit budama yapılmaktadır.
Şekil Budaması
Birinci budama ağaç büyüyüp gelişip meyve verene kadar ağacın iskeletine dallarına şekil vermek amacıyla yapılan şekil budamasıdır. Verime yatmış ağaçların şeklini korumak, yeni sürgün verdirmek, kırılmış dalları temizlemek, iç içe geçmiş, birbirinin üstüne binmiş olan dallar kesilir.
Esas Budama
Kış aylarında esas budama yapılmaktadır. Bu budama çok sert yapılmamalıdır. Sert ve derin budama yapılan bahçelerde ağaç sürgüne gider ve meyve verimi düşer.
Gençleştirme Budaması
Üçüncü budamaya gençleştirme budaması da denilebilir. Bu budamada bakımsız yaşlı ve yazın şiddetli sıcaklıklardan dolayı yanıklar oluşmuş dallar kesilir. Ana dallara yakın yerden kesilen bu dallar yeni sürgünler verecek ve bu yeni sürgünlere de şekil budaması yapılarak verim alınmaya devam edilebilecektir.
Yağışların az olduğu kurak bölgelerde sulama yapılması gerekir. Kıştan meyve olumuna kadar düzenli bir şekilde sulama yapılmalıdır. Meyilli arazilerde su tutumu az olacağından dolayı bu arazilerde toprak – su tutumu muhafaza tedbirleri alınmalıdır. Ağaç diplerine kuyular açıp, suyun buralara birikmesi sağlanmalıdır.
Gübrelemede önemli olan husus, gübreyi atmadan önce toprak analizi yaptırmaktır. Bitkinin vejetatif gelişmesini, sürgün ve yaprak oranını etkileyen gübre bileşeni azottur. Fakat sadece azot gübresi kullanmak meyve sayısının ve kalitesinin düşmesine sebep olur. Azotun yanında fosfor da kullanılmalıdır. Fosfor meyve iriliğini etkilemektedir. İrilik incirde en önemli özelliklerdendir. Fosforla beraber kullanılacak olan potasyum ise meyve kalitesini ve ürün sayısını etkiler. İncir bahçelerinde yeşil gübre veya hayvan gübresi de kullanılabilmektedir.
İncir çeşitlerinin meyve oluşumu için döllenmeye ihtiyaçları vardır. Dişi ve erkek olarak ağaçların da cinsiyetleri bulunmaktadır. Dişi ağaçlar yellop, iyilop, sarılop,diye üç meyve verirler. Asıl meyve olan ise iyilop meyveleridir. Erkek ağaçlarda boğa, ilek, ebe olarak üç meyve verirler. İlek olan meyveler iyilop meyvelerini döllemektedir. Mutlaka döllenmesi gereken iyilop meyvelerinin döllenmesine etki etmek için erkek ağaçlarda oluşan ilek meyveleri kopartılıp dişi ağaçlardaki iyilop meyvelerinin yanına bırakılarak döllenmeler yapılmaktadır. Döllenmenin tamamlanmasıyla beraber ilekler çürümeden ağaçlardan toplanmalıdır.
Sabah erken saatlerde serin ve sakin havalarda ilekleme yapılmalıdır. İpe veya naylon filelere koyularak asılan ilekler 25 – 30 kg kuru incir veren ağaca 1 kg asılmalıdır. Sürgün gelişimine göre ilekleme bir hafta arayla 3 – 4 kez tekrarlanabilir. İlk ileklemeden 40 – 45 gün sonra iyilop meyvelerinde olgun halde görülmeye başlayacaktır.
Son yıllarda iç ve dış pazarda olanakların artması, ambalajların gelişmesi, teze meyveye artan talep gibi etkilerle iç ve dış piyasada incir satışında hızlı gelişmeler oldu. Dış pazarda diğer meyvelerden farklı olan incir egzotik ve aromatik tadı ile büyük ilgi görmektedir. İncirin hızlı olgunlaşması ve şeker biriktirmesi kendine özgü bir özelliktir. Bu özellikler hasatla beraber durmakta buna bağlı olarak damak tadına göre incirde hasat yapılabilmektedir. İç piyasaya tam olgunlaşmış incirler çıkarılırken, dış piyasa daha çok ham meyveler talep etmektedir.
Hasat el ile yapılmaktadır. İnciri ezilmeyecek şekilde daldan sağa-sola çevirme hareketiyle nazik bir biçimde toplanmaktadır.
Toplanan incirler zedelenmemeleri için geniş yayvan kaplara konularak en kısa sürede ambalajlanıp pazara sunulması gerekmektedir. Ürün sabah saatlerinde güneşe maruz kalmayacak şekilde toplanmalıdır.
Kuru incir için hasat biraz daha farklıdır. Ağaç üzerinde su kaybeden incirler, meyvelerin sap kısmından koparak yere düşerler. Düşen bu incirler her gün sabahın erken saatlerinde düzenli bir şekilde toplanıp kurutma sergilerine koyulmaktadır. Düşmeyen incirler hasat sonuna doğru sırıklarla vurularak düşürülmektedir. Ağaç altına düşen incirlerde % 25 su bulunmaktadır.Depolanacak incirlerde ise bu oran % 18 ile % 20 arasında olmalıdır. Bu oranlara gelene kadar incir sergilerde kurutulmaya devam eder.
Sergilerden alınan incirler depolanmak üzere sınıflara ayrılır bu sınıflandırma kg/meyve sayısıdır. 4 kalite incir vardır sırasıyla ; İşmalı inciler, kürekmalı incirler, lekeli incirler, endüstriyel inciler. Sınıflandırılan bu incirler depolarda kasaların içine koyulur ve üzeri ince bir tülle kapatılır. Kuru incir de tazesi gibi depolarda uzun süre bekletilemez. Kuru incirde, incir kurdu kelebeği ve kirlenme riskleri bulunmaktadır.